10 Nisan 2015 Cuma

PERU GEZİM

  2014  yılı ekim kasım aylarında gerçekleştirdiğim bu seyahatimde piura, chiclayo, chimbote, lima,  ica, cuzco, puno  şehirlerine gittim. piura şehrindeki erkeklerin yüzde doksanbeşi taksicilik mesleğini seçmiş. yolda yürütmüyolar, dakka başı biri taksi diye sesleniyo, hele benim gibi yabancı  turistsen tamam artık yandın. lima şehrinde epey bi perişanlık vardı, düzgün yerlerde vardı tabiki. ica şehrinde turistik çöl köyü huacachina  da kaldım. çöl arabalarıyla  2  saatlik, kum tepelerine düzenlenen turlara katıldım. her yer tamamen çok ince kum kaplı. her gün yürüyüş yapıp akşamda mahvolmuş çamaşırlarımı yıkıyodum. puno şehrinde titikaka gölüne düzenlenen 1  gecelik  turistik tura katıldım. sazdan yapılmış uros adalarını falan gezdik.  Fransız ve İspanyol sevgililerle beraber bir yerli kadının evinde kaldık. Avrupalılar bana oldukça iyi davransada  ben türk gezgin bulurum umuduyla aylarca bakındım durdum- 7  ayda 1 kez gördüm-
titikaka gölü yüksekde olduğu için bulutlar aşağıda, yakın ve etkileyici duruyodu. onun dışında neyi olağanüstü anlayamadım doğrusu. yani diğer göller kadar güzel.
cuzco şehrinde bir hafta kaldıktan sonra-yüksek irtifa ya alışmak için-macchu picchu ya gitmek üzere bir tur şirketine yazıldım. tur şirketi, otobüs ücreti, tren ücreti, giriş ücreti, otel ücreti derken bu işe birkaçyüz dolar ayırmak gerektiğini öğrendim. tabi peru vatandaşıysanız bunlar çok ucuzda, yabancıya pahalı. normalde sezon dışında gittiğim halde, kalabalıkdan millet birbirini eziyodu diyebilirim. ilk 2  saat sis den bişey göremedimsede sonraki 7 saatte bolca gezdim tarihi mekanı. o kadar yükseğe kurulmuşki aşağıya biri uçduğunda gidip bakmaya gerek yok, kesin öbür tarafa intikal etti.
cuzco şehrinde her öğleden sonra yağmur yağdı. birde peru daki turistik şehirlerde pek çok insan turistlerden para kazanacak işler yapıyor, pek turist olmayıncada devamlı birilerinin bana bişeyler satmaya çalışmasından  fenalık geliyor artık. alışveriş de edemem zaten,  20  kiloluk sırt çantasına sahibim. defalarca da kazıklandım bu ülkelerde. cheviche yemeği çok yaygın. çiğ balıkları bol sirke ile marine ediyolar. ben çok sevmedim çünkü aşırı sirke hoşuma gitmedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder